HEPİNİZ MAĞLUP OLACAKSINIZ!
CEHENNEMİ BOYLAYACAKSINIZ!
Rabbimizin (cc) Hz. Âdem Aleyhisselam’ı yarattığı günden bugüne insanlar hiç bu kadar azgınlaşmamışlardı. Evet şeytan küstahlaşmıştı, Allahu Teâlâ’nın emrine başkaldırmış, sonra da cehenneme gideceğini bile bile isyanında devam etmişti. Günümüzde şeytanın uşakları şeytandan da küstah. Allahu Teâlâ’nın bütün emirlerine başkaldırıyorlar. Allahu Azimüşşan’ın bütün haramlarını alenen işliyor, bütün yasaklarını çiğniyor; emrettiklerinin ise hiçbirini yerine getirmiyorlar. Böylece eblehçesine meydan okumaları yetmezmiş gibi, diğer insan gürûhlarının da kendilerine tâbi olması için çalışıyorlar. Bunun için bütün maddî imkânlarını seferber ediyorlar. Yüzlerce komiteler tesis ediyorlar. Para, mevki, makam ve şehvet sunarak onları kendi saflarına çekmeye çalışıyorlar.
Bu şeytanın uşaklarının sevinçten ağızları kulaklarında. Zira onlar, Müslümanlar arasından da nicelerini ayarttıklarını, kendi saflarına çektiklerini görüyorlar. Adamlar ya da hanımlar, sözde Müslüman, ancak yaptıkları işler o şeytanın uşaklarının yaptıklarından… Faiz yemek desen, yiyorlar. Rüşvet yemek desen, yiyorlar. Haksız kazanç desen, yapıyorlar. Kadın taifesi, Allahu Teâlâ’nın emrettiği tesettür şeklini çoktan bir tarafa atıvermiş. Safha safha Avrupa sefih medeniyetini taklit etmeye başlamış. Erkekleri ise haremlik-selamlığı unutuvermiş. Hanımını, kızını, mahremini yabancılardan sakınmaz olmuş.
Adamlar ya da hanımlar, sözde Müslüman, ancak âhireti düşünmez olmuşlar. Allah’ın hükümlerinin uygulanmayışını umursamaz olmuşlar. Varsa yoksa dünya… Canlarının çektiğini yemek, güzel giyinmek, lüks evlerde oturmak, lüks bineklere binmek…. Yemen’de, Arakan’da çocuklar, büyükler açlıktan ölmekte imiş, Doğu Türkistanlılar toptan esir edilmiş, Filistinliler toptan açık hapishaneye alınmış, işgalci ve terörist bir güruh kadınları, çocukları gençleri öldürüyormuş, yakalayıp götürüyor, gözaltında türlü işkenceler yapıyormuş, Filistinlilerin arazilerini işgal ediyor, evlerini başlarına yıkıyormuş, kimin umurunda…
Sözü fazla uzatmadan, gayret sahibi Müslümanların asabını daha fazla bozmadan buraya bir nokta koyalım ve bütün şeytanın uşakları ile şeytanın uşaklarının oyuncağı olup da inancını yitirmiş sözde Müslümanlara Allahu Azimüşşan’ın verdiği hükmü hatırlatalım. Âl-i İmran Sûresi’nin 12. âyet-i kerimesinde meâlen şöyle buyruluyor:
“(Resûlüm!) İnkâr edenlere de ki: Yakında mağlup olacaksınız ve cehenneme sürüleceksiniz. Orası ne kötü bir kalma yeridir!”
Tefsirlere göre bu âyet, müşriklerin veya bir başka rivayete göre Yahudilerin yakında Müslümanlar karşısında yenik düşeceğini Peygamber Efendimize (asm) müjdelemektedir. Nitekim Kur’an’ın bu mu’cizeli haberi gerçekleşmiş ve gerek müşrikler gerekse Yahudiler karşısında zafer Müslümanların olmuştur.
Kur’an’ın hükmü kıyamete kadar câridir. Bütün kâfirlerle, kâfirlere uyan ve onların hükümlerini kabullenen sözde Müslümanların cehennemi boylayacakları kesindir. Bütün hepsinin bu dünyada da mağlup olacakları ve zillete düşecekleri kesindir. Son gülen iyi güler, demişler. Onlar şimdi “zafer kazandık!” diye izhâr-ı şadümânide bulunmaktan çekinmiyorlar. Böyle yaptıkları iyi oluyor. Zira yarın, köçek gibi oynarlarken kulaklarından tutulduğunda kıvıramayacaklar, “Biz de sizdeniz!” diyemeyecekler.
Hz. Nuh Aleyhisselam’ın müşrik kavmi de, Âd kavmi de, Semud kavmi de, Lut Aleyhisselam’ın azgın kavmi de, Firavun’un kavmi de tıpkı günümüzün azgınları gibi şımarık hareketlerde bulunmakta, Allah’ın hükümlerini reddetmekte ve âdeta Allahu Teâlâ ile savaşmakta idiler. Mekke müşrikleri de Medine’deki, Hayber’deki Yahudiler de, İran Kisrası da, Roma İmparatoru da öyle idiler. Peki sonunda ne oldu?
Şahsen ben adım kadar eminim; günümüzün bütün müstekbirleri, firavuncukları, nemrutçukları, onların gücüne ve şaşaalı saltanatına aldanan Müslüman görünümlüleri, hepsi toptan mağlup olacak ve cehennemin dibini boylayacaklar. Allah’ın mülkü olan bu dünya, bütün bu pisliklerden temizlenecek. Yeryüzü tertemiz olacak, inşallah…