“İlahiyat ve İslami İlimler Fakültelerinde Kaliteyi Geliştirme Çalışmaları” temasıyla üç oturumda düzenlenen toplantının sonunda kamuoyuyla paylaşılan Sonuç Bildirgesi, yalnızca akademik meseleleri değil, aynı zamanda evrensel insani değerleri de önceleyen çarpıcı mesajlar içerdi.
Bildirgenin en dikkat çekici bölümlerinden biri, Gazze’de yaşanan insanlık dramına ayrıldı. İsrail’in saldırıları “soykırıma varan boyutta” olarak nitelendirilirken, bildiride tüm dünya kamuoyuna şöyle seslenildi:
“Gazze’de yaşanan bu katliamların bir an önce durdurulması çağrısında bulunuyoruz. Bu mücadele, ahlaki ve insani değerlere sahip her kişinin ve toplumun ortak sorumluluğudur. Sessiz kalmak, suça ortak olmaktır.”
Bildirgede ayrıca ilahiyat fakültelerinin rolü ve misyonu da yeniden tanımlandı. Fakültelerin, radikal eğilimlere karşı bilimsel direnç merkezi, toplumun teolojik ve ahlaki dengesini sağlayan kurumlar ve popüler dini yorumlara karşı bilimsel analiz geliştiren yapılar olarak konumlandığı vurgulandı. Bu bağlamda, “İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri, İslam dünyasının entelektüel rehberidir” ifadesine yer verildi.
Toplantının sonuç bölümünde ise ilahiyat fakültelerinde kalite odaklı dönüşüm için somut öneriler sıralandı. Bunlar arasında; ikinci öğretimin kaldırılması, birinci öğretim kontenjanlarının yeniden değerlendirilmesi, müfredatların istihdama uygun şekilde yenilenmesi, Arapça ve Kur’an öğretiminde koordinasyonun artırılması, İLİTAM programlarının sınırlandırılması veya kaldırılması, lisansüstü eğitimde kalite kriterlerinin yükseltilmesi, akademik yayıncılığın dijitalleşme, DOI, yapay zekâ ve uluslararası görünürlük temelinde güçlendirilmesi gibi başlıklar yer aldı. Ayrıca, doçentlik süreçlerinde etik, şeffaflık ve objektifliğe dayalı yeni yapıların oluşturulması gerektiği vurgulandı.
Toplantının ardından değerlendirmelerde bulunan GİBTÜ Rektörü ve TİDKONSEY Başkanı Prof. Dr. Şehmus Demir, ilahiyat fakültelerinin yalnızca geleneksel bilgi aktaran yapılar değil, aynı zamanda çağın sorunlarına çözüm üreten, insanlığı ahlaki değerlerle buluşturan ve bilimsel sorumlulukla hareket eden kurumlar olduğunu belirtti. Demir, “Sadece öğreten değil, yön veren fakülteler olmalıyız. Bildirge bu vizyonun bir yansımasıdır” ifadelerini kullandı.
GİBTÜ, bu önemli toplantıya ev sahipliği yaparak hem Türkiye’nin dini yükseköğretim sisteminde yol gösterici rolünü pekiştirmiş hem de evrensel akademik duruşa katkı sunmuştur.