Eylül ayı ile birlikte artış gösteren Coronavirus vakaları ile birlikte mevsimsel geçiş nedeniyle grip ve nezle vakalarında da artış bekleniyor. Yeni tip Coronavirus (Covid-19) ile grip, nezle ve soğuk algınlığı belirtileri arasındaki bazı benzerlikler endişelere sebep oluyor.
Coronavirus’te vaka artışları devam ederken, havaların soğumasıyla birlikte griplerin de artık daha sık görüleceği yönünde uzmanlardan uyarılar geliyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’da geçtiğimiz günlerde konu ile ilgili yaptığı açıklamada, gribin de Coronavirus gibi yayıldığını belirterek, “Aynı anda iki virüsle savaşmak zorunda kalmayalım.” diyerek vatandaşlara dikkatli olmaları çağrısında bulunmuştu.
Uzmanlar da, Covid-19 belirtilerinin grip ile benzerlik gösterdiğini ve sonbaharda pek çok kişinin “Grip miyim, Covid-19 mu?” endişesine kapılacağına dikkat çekiyor.
Konu ile ilgili bilgi veren Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Eğitim Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Suat Zengin, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, Coronavirus’ü gripten ayıran belirgin özelliğin alt solunum yollarından akciğerlere çok daha hızlı inip yayılması olduğuna dikkat çekti.
Zengin, sonbahar mevsiminde yaygın olarak görülen enfeksiyon hastalıkları ile Coronavirus arasında bazı benzerlikler olmasına karşın önemli farklılıklar olduğunu da ifade etti.
Grip ile Coronavirus salgının birçok semptomunun birbirine benzemesinin endişeye sevk ettiğini ifade eden Zengin, “Mevsimsel gribin Covid-19 salgının yaşandığı bir döneme denk gelmesi, hatta bir kişinin grip ve beraberinde Covid-19’un olması klinik açısından sıkıntı oluşturabilir. Şöyle bir umudumuz var; bu sene Covid-19 sebebiyle maske, mesafe ve temizlik kurallarına dikkat ederken acaba mevsimsel gribi de daha az mı geçiririz. Bilim adamları ve hocalarımız arasında böyle bir görüş var. Eğer gerçekten böyle bir durum söz konusu ise biz gribi biraz daha az görebiliriz.” dedi.
“Grip daha çok üst solunum yollarını tutmaktadır”
Grip ve Covid 19’un birbirine benzeyen semptomları olduğuna dikkat çeken Zengin, “Bu semptomları vatandaşlarımızın ayırt etmesi zor olabilir. Ancak bununla beraber ayırt edici bir takım ipuçları verebiliriz. Covid-19’da tat duyusunun ve kokunun kaybolması var. Gripte ishal çok fazla görülmez iken, Covid-19’da ishal belirtisi birçok hastada var. Gripte çok yüksek ateşle beraber biraz daha hafif bir vücut yorgunluğu var iken, Covid-19’da ateşle beraber şiddetli kas ağrısı, şiddetli baş ağrıları kendini biraz daha bariz bir şekilde gösteriyor. Gripte nefes darlığı ve şikayetler çok ön planda değil, Covid-19’da ise ilerlemiş birtakım vakalarda nefes darlığı bariz bir şekilde görülüyor. Bunların görülmesi durumunda biraz daha Covid-19’dan şüphelenilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Bu mücadelede asıl kahramanlar vatandaşlarımızdır”
Coronavirus süreci ile ilgili de bilgi veren Zengin, “İlk başlarda batı illerimizde vaka sayısı biraz daha fazla iken doğu illerimizde vaka sayısı düşüktü. Vaka sayısında bir dalga şeklinde doğuya doğru yayılım oldu. O dönemlerde günlük 2-3 pozitif sayısı varken, Ramazan ayından sonra vaka sayıları arttı. Son 3-4 hafta önce Gaziantep’te bu sayı ortalama 300-400’e çıkmıştı. Ancak gerek vatandaşlarımızın bizlerle işbirliği yapması gerekse tüm kamu kuruluşlarında çalışan memur arkadaşların ve sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarıyla son bir hafta içerisinde gerçekten güzel haberler almaya başladık. Pozitif vaka sayıları anlamlı bir şekilde düşmeye başladı. Tabi bu bizi kesinlikle bir rehavete düşürmemelidir. Bu mücadele biraz uzun soluklu bir mücadeledir. Bu mücadelede ilk başta söylediğimiz gibi asıl kahramanlar vatandaşlarımızdır. Eğer vatandaşlarımız bizlerle işbirliği yaparsa bu mücadeleyi çok rahat bir şekilde kazanabiliriz. Sağlık çalışanları tek başına Covid-19’un üstesinden gelemez. Hastalar tedavi edilir, taburcu edilir ama sürekli bir şekilde arkadan gelen yeni hastalar belli bir süre sonra biz sağlık çalışanlarında yorgunluğa neden olur. Tabi yine bütün sağlık çalışanlarımız özverili çalışmalarına devam edecektir. Ama en azından bu süreci işbirliği içerisinde atlatmak için ilk baştan itibaren söylediğimiz gibi sürekli söylenen tedbirlere hassasiyet göstererek uymalıyız. Bu hassasiyette hiçbir eksiklik olmaksızın sayılar düştü diye rehavete kapılmadan devam edilmesi gerektiğini sürekli bir şekilde vurguluyoruz.” şeklinde konuştu.
“Ev ziyaretlerini azaltmalıyız”
Vatandaşların maske, mesafe ve temizlik konusuna dikkat edilmesi gerektiğini belirten Zengin, şunları söyledi:
“Ev ziyaretleri esnasında şöyle bir yanılgı var; geçmişteki gibi davranılıyor. Son zamanlarda yaptığımız tespitlerde bizi teyit ediyor. Gün içerisinde bazı tedbirlere dikkat ediliyor ama bir ev daveti esnasında farklı iki ailenin fertleri aynı ortamda sosyal mesafe kuralına dikkat etmeksizin aşırı derecede bir yakınlaşmada bulunuyorlar. Bu esnada maskeyi çıkarıp beraber belli bir vakit geçirdiklerinde bu yayılımı çok hızlandırdığını görüyoruz. Filyasyon ekiplerinin yüzde 99’ u bu ve buna benzer hikayelerle bize geri dönüyor. Bu nedenle vatandaşlarımızın özellikle ev davetlerini ertelemelerinde de fayda var. Eğer ev ziyaretleri olacaksa da daha geniş odaların tercih edilmesi, mesafeli oturulması, yemek ve ikram esnasında da yine mesafeyi koruma konusunda hassas olmaları gerekmektedir. Biz, bunu bütün vatandaşlarımızdan özellikle rica ediyoruz.”
“Tedbirlere dikkat ederek hayatımızı devam ettirmemiz lazım”
Vatandaşların Covid-19’u dikkate almamalarının çok yanıltıcı bir durum olduğunu ifade eden Zengin, “Covid-19’u dikkate alınmaması kişinin başına geldiğinde ise pişman olacağı bir durumdur. Evet, hayatı yaşanamaz hale getirmemek gerekir. Ancak Covid-19 salgının küçük ve önemsiz görmemek lazım. Tedbirler sürekli bir şekilde vurgulanıyor. Bunlara dikkat etmek lazım. Yani biraz vakaların artması ile beraber toplumda hemen hemen herkesin yakınlarında; eş, dost, akrabalarında Covid-19 hastalığını geçirenler olmaya başladı. Bunların bir kısmı hastalığı ayakta geçirmiş olsalar da bir yandan da oldukça sıkıntılı bir süreci atlatan hatta vefat eden hastalarımızın da olduğunu görüyoruz. Tedbirlere dikkat ederek hayatımızı devam ettirmemiz lazım. Artık önümüzde yeni bir yaşam standartı var. Bu pandemi süreci tamamen bitene kadar bu standartlara alışmamız lazım. Hayatı çekilmez hale getirmek doğru değildir. Bu süreçte moral oldukça önemlidir. Covid-19 meselesine önemsiz, küçümseyici bir yaklaşımla bakmak ayrıca doğru değildir.”diye konuştu.
