Erbakan: Millet İttifakı bize 28 Şubat'ı hatırlatıyor

Erbakan: Millet İttifakı bize 28 Şubat'ı hatırlatıyor

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Din derslerini kaldıracağız’ diyen, başörtüsüne yasal güvence getirilmesini kabul etmeyen Millet İttifakı bize 28 Şubat'ı hatırlatıyor.” dedi.


Partisinin Gaziantep İl Başkanlığını ziyaret eden Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, Millet İttifakı’nı eleştirdi.


Tüm İslam aleminin mübarek Ramazan ayını tebrik eden Erbakan, “İnşallah bu Ramazan ayı, bu Ramazan Bayramı tüm dünyada zulüm altında olan, sıkıntı çeken, sömürülen, hakları gasp edilen. Kurtuluş arayan Müslümanların kurtuluşuna inşallah vesile olur. Bütün ezilenlerin ve mazlumların inşallah kurtuluşuna adil bir dünyanın, yeni bir dünyanın kurulmasına inşallah bu mübarek günler vesile. Onun duasını yapıyoruz.” dedi.
“Depremin acısını yaşamaya devam ediyoruz”
Depremlerin etkilediği 11 ilden bir tanesi olan Gaziantep’e geldiğini belirten Erbakan, “6 Şubat depreminin acılarını halen daha içimizde hissetmeye devam ediyoruz. Burada on bir ilde canlı olarak buna yaşayıp maruz kalan vatandaşlarımız yanında seksen beş milyonun hepsi de aslında bir vücut azaları gibi bu acıyı içlerinde, yüreklerinde hissettiren bizler de halen daha bu acıyı yaşamaya devam ediyoruz. Bununla birlikte hem devletimizin hem de hayırsever kuruluşlarımızın vatandaşlarımızın gayretleriyle, çabalarıyla burada yaraların sarılmaya başladığını görmekten dolayı da memnuniyet duyuyoruz. Hem devletimizin hem sivil toplum kuruluşlarının, hayırsever vatandaşlarımızın hem de bu fedakar teşkilatlarımızın Yeniden Refah Partisi teşkilatlarımızın gayretleriyle bu yaraların sarıldığını görüyoruz ve bundan da memnuniyet duyuyoruz. Tabi bu vesileyle hem Gaziantep’te hem de depremin etkilediği tüm bölgelerde vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Bütün yakınlarının başı sağ olsun. Yaralı kurtulanlara Cenab-ı Allah acil şifalar versin. Bütün ülkemizi, milletimizi Cenab-ı Allah bir an evvel selamete çıkarsın ve Cenab-ı Allah bir daha bizleri böyle imtihanlarla sınamasın.” Temennisinde bulundu.
“Tedbirlere riayet etmemiz gerekiyor”
Erbakan, “Tabi depremler Cenab-ı Allah’ın Takdiridir. Kaderi ilahidir. Buna hepimiz iman etmişiz. Allah'tan gelmektedir, bir imtihandır. Fakat bununla birlikte Cenabı Allah bizlere tedbir almayı da emretmiş. ilim var. Akıl var. Düşünme kabiliyeti var ve bütün bu nimetlerin sonucu olarak da Cenab-ı Allah diyor ki size verdiğim akılla tedbire tevessül edeceksiniz. Bugün Türkiye'de TÜİK'in verilerine göre yapıların yüzde elli beşi ruhsatsız ve kaçak. Yüzde altmışı yirmi yaşın üzerinde. Yüzde kırktan fazlasının da maalesef güçlendirilmesi gerekiyor depreme dayanıksız durumda. Böyle bir yapı stoğuna sahibiz. Dolayısıyla yapılması gereken çok iş var. Alınması gereken çok tedbirler var. Bir defa yapılması gereken çok temel bir kural olarak ifade etmek gerekirse sağlam zemin ve sağlam bina kuralına mutlaka uyulması gerekli. İşte sağlam zemin konusunun ne kadar önemli olduğunu bu depremde de Hatay'da, Maraş'ta, Malatya'da, dağın eteklerinde, tepede kayalık zeminde olan binaların depremden etkilenmediğini açık bir şekilde gördük. bir şekilde gördük. TOKİ'nin konutlarının bu depremden etkilenmediğini gördük. Yine TOKİ dışında da tabii usulüne uygun ve sağlam bir şekilde yapılmış yönetmeliğe riayet edien binaların yıkılmadığını gördük. Demek ki her zaman söyledikleri gibi aslında deprem öldürmüyor, ihmaller öldürüyor, binalar öldürüyor. Öyleyse bu tedbire tevessül etmemiz, bu gereken tedbirleri bundan sonrası için almamız lazım. Yeni yapılacak binalar, yapılaşmalar böyle. Bir de eski dayanıksız, ruhsatsız, kaçak yapılarımızın yapı stoğumuzun dönüştürülmesini de bir an önce gerçekleştirmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.


“Yerel yönetimlere çok büyük görevler düşüyor”
Yerel yönetimlere çok büyük görevler düştüğünü belirten Erbakan, “Burada yerel yönetimlerimize de çok büyük görev düşüyor. Mevcut yapı stoğunun dönüştürülmesi veya güçlendirmeyle kurtarılabilecek olanların bir an evvel güçlendirilmesi çok büyük önem arz ediyor. Tabii özellikle riskli bölgelerde rant uğruna çok katlı yapılaşmalara göz yumulmaması lazım. Yine bununla birlikte deprem vergilerinin mutlaka yerli yerinde kullanılması lazım. Özellikle deprem bölgesindeki şehirlerimizde, büyük şehirlerimiz başta olmak üzere, İstanbul başta olmak üzere deprem toplanma alanlarımızın mutlaka hayata geçirilmesi, toplanma alanlarında konteynerlerin hazır bir şekilde bulunması, konteynırların içinde gerekli malzemenin erzağın hazır bir şekilde tutulması son derece büyük önem arz ediyor. Tabii kolon kesme uygulamalarının cezalarının arttırılması lazım. Mesela Adana'da efendim bazı birçok başka şehirlerde sadece kımbızla çekmişsiniz gibi bazı binaların yıkıldığını görüyoruz ve bunların hemen hemen hepsinde de kolon kesme uygulaması olduğunu görüyorum. Bu çok büyük bir vebaldir. Adeta cinayete teşebbüstür. Kasten adam öldürmeye teşebbüstür. dedi.
 
“Ahlak ve maneviyatın güçlendirilmesi gereklidir”
Ahlak ve maneviyatın güçlendirilmesi gerektiğini belirten Erbakan, “Rahmetli Erbakan Hoca Altmış dokuzda yola çıkarken bütün dertlerimizin, asıl ilacı önce ahlak ve maneviyat prensibidir dediği zaman bazıları kendisine gülmüşlerdir. Dediler ki efendim her şeyin ilacı nasıl ahlak ve maneviyat oluyor? İşte şu depremle ilgili yaşadıklarımızda da bunu gördük. Neden? çünkü rant öncelikli değil insan öncelikli bir zihniyetin hakim olabilmesi için önce ahlak ve maneviyat şuuruna sahip olmak gerekir. Çok katlı bina yapıyor rant uğruna malzemeden çalıyor. Rüşvet aldığı için denetim raporunu uygun veriyor. Rant uğruna uygun olmayan sulak zeminleri bakanlıkları imara açıyor. Rant uğruna fazladan imar izni veriyor.  Öyleyse bunların olmaması için ne lazım? dünyacı değil, ahiret öncelikli nesillerin yetişmesi lazım. Önce ahlak ve maneviyat vizyonundan nasibini almamış siyasetçiler, makam sahipleri, yöneticiler, müteahhitler, mühendisler, yapı denetim firmaları ve hatta inşaat işçileri en mükemmel yasaları ve düzenlemeleri getirseniz bile bunların etrafından dolaşıp, bunları atlatıp yine de suistimallere ve olumsuzluklara yol açabileceğinden dolayı asıl iş önce ahlak ve maneviyat şuuruna sahip nesilleri yetiştirmeye dayanıyor. Biraz evvel de söylediğimiz gibi rant odaklı değil, insan odaklı olabilmesi için ahlaki ve manevi kalitesi yüksek. İnsanları yetiştirmemiz gerekiyor. Bu olmazsa rant uğruna kaçak yapılaşmaya da göz yumar fazladan imar da verir. Rant uğruna imara uygun olmayan yerleri imara da açar. Rant uğruna malzemeden de çalar, demirden de çalar. Allah muhafaza buyursun ve bu felaketlerin böylece yaşanmasına sebep olur. Tabi doğal afetlerle mücadele bakanlığının kurulması gerekiyor Yeniden Refah Partisi olarak depremin ilk anından itibaren söyledik. Evet Türkiye maalesef bir deprem ülkesidir. Seller orman yangınları, depremler, fay hatları. Bunlar Türkiye'mizin, ülkemizin bir gerçeği. Böyle bir ülkede yaşıyoruz ve böyle bir ülkede doğal afetlerle mücadele bakanlığının olması gerektiğini bugün uzmanlarımızda ifade ediyor. AFAD elbette ki vardır. Ancak bu afet öncesinde ve afet sonrasında yaşanan süreçlerdeki aksaklıkları hepimiz gördük. Bu çalışmaların afetlere hazırlık Tedbirler ve afet durumunda, afet anında yapılacak olan işlerle ilgili daha disiplinli, daha etkili bir çalışmanın yapılabilmesi için doğal afetlerle mücadele bakanlığının kurulması gerektiğini ifade ettik. şeklinde konuştu.


“AFAD ve Kızılay yeniden yapılandırılmalı”
AFAD'ın ve Kızılay'ın yeniden yapılandırılması gerektiğini belirten Erbakan, ‘’Deprem sonrası için de AFAD'ın ve Kızılay'ın yeniden yapılandırılması, daha etkili, daha güçlü, daha hızlı bir şekilde müdahaleleri yapabilecek hale getirilmesi ve yine bununla birlikte böylesi büyük bir yıkım karşısında arama kurtarma ekiplerimizin de sayı olarak yeterli olmadığını gördüm. Tabi bu çok olağanüstü bir olaydı. Üç deprem üst üste. On beş milyon insanın yaşadığı bir bölge. On bir şehir Bulgaristan kadar bir toprak etkilenmiş, elli bin altmış bin bina bir anda yıkılmış. Buna yetişebilmek gerçekten de çok zordu ve aksaklıklar oldu. Öyleyse arama kurtarma ekiplerimizin eğitimlerini profesyonelleştirmeli ve sayılarını arttırmamız lazım. Hem AFAD'a bağlı arama kurtarma ekiplerinin hem jandarma arama kurtarma ekiplerinin hem polis arama kurtarma ekiplerinin ve AFAD'a akredite olan diğer gönüllü arama kurtarma kuruluşlarındaki personel sayısını, gönüllü sayısını arttırmamız ve eğitimlerini çok ciddi bir şekilde yapmamız lazım. Bunu da ifade ettikten sonra son olarak söylemek istediğim bu gibi afetlerde Türk Silahlı Kuvvetleri'nden daha etkin bir şekilde istifade edilebilmesi için gerekli düzenlemelerin şimdiden yapılması ve askerlerimize, Mehmetçiğimize de arama kurtarma ve acil müdahale alanında eğitimlerin çok sıkı bir şekilde verilmesi gerekiyor. Orada yüz binlerce Mehmetçiğimiz askerimiz var. Bunların eğitimde olması ve böyle bir durumda onlardan çok daha etkin bir şekilde istifade edilmesi yerinde olacaktır. Bütün bunları söyledikten sonra yine de tabii bütün bu tedbirlerimizi alacağız. Ama duamızı da yapıyoruz. İnşallah bu tedbirleri hayata geçirmeye de gerek kalmasın. Cenabı Allah bizleri bir daha böyle büyük felaketlerle sınamasın duasını yapıyoruz.” şeklinde konuştu.

“6’lı masadan bu millete fayda gelmesi mümkün mü”
Seçimlerin büyük bir hızla yaklaştığını belirten Erbakan, “Bir yandan asrın depreminin yaralarını sarmaya çalışıyoruz. Bir yandan da hepinizin bildiği gibi çok önemli bir seçimin 14 Mayıs seçiminin de her geçen gün daha da büyük bir hızla yaklaştığı bir dönemi yaşıyoruz. Bu 14 Mayıs seçimlerinde Sol, sosyalist, komünist her türlü fraksiyonun bir araya toplandığı, bir araya geldiği bir 6’lı masayla karşı karşıyayız. PKK'nın üst düzey yöneticilerinin neredeyse her gün yeni bir video çekerek destek oldukları bir 6’lı masayla karşı karşıyayız. FETÖ'nün önde gelen isimlerinin gittikleri Avrupa'dan, Amerika'dan her gün yaptıkları yorumlarla, yazdıkları yazılarla, çektikleri videolarla bütün güçleriyle destek oldukları, kazanmasını istedikleri bir 6’lı masayla karşı karşıyayız. Ayasofya'yı yeniden müze yapmamız lazım diyen bir 6’lı masa. 4-6 yaş arasındaki okul öncesi yaştaki çocuklara Kur'an öğretmek çağ dışılıktır Taliban zihniyetidir diyen, namus kavramının kökünü kazımayı amaçlayan İstanbul Sözleşmesi iktidara gelir gelmez yapacağımız ilk iştir diyen bir 6’lı masa ile karşı karşıyayız. Diyorlar ki iktidar olursak meclis çoğunluğunu elde edersek daha bir bardak çay içmeden ilk yapacağımız iş İstanbul Sözleşmesi'ni geri getirmek olacak. İstanbul Sözleşmesi dediğiniz sözde namus kavramının kökünü kazıyacağım diye maddesi olan bir sözleşmedir. Düşünebiliyor musun? ilk işim bu sözleşmeyi geri getirecek olacak diyen bir yapıdan bu ülkeye, bu millete bir fayda gelmesi mümkün mü. Sadece bu değil. Çok affedersiniz eş cinsel evlilikler gayet normaldir, doğaldır ama toplumumuz henüz buna hazır değildir diyen bir masayla karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanı Yardımcısı adaylarından Sayın İmamoğlu internetten videosunu izleyebilirsiniz röportajında aynen böyle diyor. Eşcinsel evlilikler evet olabilir tabi normaldir ama diyor toplum ona hazır değil. Sadece bu değil, yine efendim LGBT Türk aile yapısına neden zarar versin? Ne münasebet bu? Herkes istediğini yapmakta özgürdür diyen bir Cumhurbaşkanı adayıyla karşı karşıyayız. Sayın Kılıçdaroğlu'nun röportajı hepimizin gözünün önünde internette var. Efendim size göre LGBT Türk aile yapısını bozar mı diyorlar, ne münasebet neden bozsun bu herkesin doğal hakkıdır herkes özgürdür diyor. Bize yirmi sekiz Şubat'ın karanlık günlerini hatırlatan bir altılı masayla karşı karşıyayız. ‘Din dersini kaldıracağız. Diyanet İşleri Başkanlığı'nı inanç işleri başkanlığı yapacağız. Terör operasyonlarını tamamıyla durduracağız’ diyen bir 6’lı masa ile karşı karşıyayız. Dışarıdan destekçileri HDP'nin yedek partisi sol Yeşiller Partisi'nin seçim bildirgesinde bunlar geçiyor. Suriye'deki PYD'yle YPG ile mücadele eden Türk askerini oradan çekeceğiz, orayı PYD'ye YPG'ye teslim edin 6’lı masanın dışarıdan destekçisi olan partinin kapatılma ihtimaline karşı yedek parti olarak kurduğu sol yeşiller partisinin seçim bildirgesinde geçiyor bunlar. Doğrudan doğruya zaten PKK'nın yöneticileri Duran Kalkan, Bese Hozat Sayın Kılıçdaroğlunu  destekliyoruz HDP'nin onlara destek olmasını olumlu buluyoruz biz de mutlaka mevcut iktidarın yıkılmasını ve yerine 6’lı masanın gelmesini destekliyoruz diyorlar. Bütün bunlar apaçık bir şekilde gözümüzün önünde cereyan ediyor. İşte böyle bir haldeki 6’lı masaya, yedili masaya inşallah milletimiz 14 Mayıs'ta sandıkta en güzel cevabı verecektir. dedi.


“Meclis dışında etkili bir yapıcı muhalefet yaptık”
Erbakan, “Bizler Yeniden Refah Partisi olarak ülkemizi, milletimizi böyle bir zihniyete teslim etmemek üzere bu seçimlerde Cumhur İttifakı'nda yerimizi aldık. Tüm seçim bölgelerinde kendi amblemlerimizle kendi adaylarımızla hükmi şahsiyetimizi muhafaza ederek ancak Cumhur İttifakı'nın çatısı altında seçimlere inşallah gireceğiz. Böylelikle Yeniden Refah Partimizi Milli Görüş'ü 21 yıl aradan sonra meclise en güçlü bir şekilde taşıyacağız Allah'ın izniyle. Meclis dışında Yeniden Refah Partisi olarak son derece etkili bir yapıcı muhalefet yaptık. EYT'lilerin, mağduriyetlerinin giderilmesi Konusunda, Ayasofya'nın yeniden cami olması noktasında İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılması noktasında Yeniden Refah Partimizin çabalarının mücadelesinin çok büyük katkısı oldu. Meclis dışında dahi bunlara vesile olduysak inşallah mecliste çok daha güçlü bir şekilde temsil edilerek çok daha büyük hayırlara vesile olacağız. Her zaman ifade ettiğimiz gibi ki milli görüşün misyonu da budur. Hayra motor, şerre fren olma fonksiyonumuzu mecliste çok daha güçlü bir şekilde yerine getireceğiz inşallah. Mecliste milletimizin sesini çok daha etkili bir şekilde duyuracağız. Bugüne kadar toplumun ülkemizin, milletimizin sigortası olarak gördüğü aile kavramının, aile müessesesinin korunması gerektiğini savunduk. Şimdi inşallah 14 Mayıs'tan sonra mecliste bunu çok daha gür bir sesle savunacağız. Enflasyonu, hayat pahalılığını, denk bütçenin ne kadar hayati olduğunu mecliste savunmaya devam edeceğiz. Borç ve faiz ekonomisi yerine üretim, istihdam ve ihracat ekonomisinin uygulanması gerektiğini mecliste en gür bir sedayla haykırmaya devam edeceğiz. Paylaşımda adaletin, yargıda adaletin, yönetimde adaletin savunucusu olacağız ve mecliste. Türkiye'nin, hükümetin, ülkenin gündemine en güçlü bir şekilde getireceğiz. AK Parti ile yeniden Refah Partimizin yapmış olduğu mutabakattaki prensiplerimizi bir an olsun unutmayacağız. Mutabakatta yer alan, ülkemizin, milletimizin hayrına olan, faydasına olan adımların atılmasının mecliste inşallah Yeniden Refah Partisi olarak takipçisi olacağız. Bu maddelerin hayata geçirilmesi için mecliste inşallah yapıcı muhalefetimize devam edeceğiz. Mecliste anahtar parti rolünde olup hayra motor, şerre fren olma misyonumuzu inşallah çok daha etkili bir şekilde devam ettireceğiz. Mecliste güçlü bir şekilde temsil edilip hakkı haykırmaya, batıla karşı durmaya inşallah devam edeceğiz.” şeklinde konuştu. 

Basın toplantısına, Yeniden Refah Partisi Kültür ve Sanattan Sorumlu Genel Başkan Danışmanı Davut Güloğlu, Yeniden Refah Partisi Gaziantep İl Başkanı Sedat Yıldız, ilçe başkanları ve partililer katıldı. (İLKHA)

YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları Gaziantep Günebakış Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.



Bu haber için yorum yaz

Not: Telefon ve E-Posta'nız gizlilik şartları gereği tarafımızca gizlenmektedir. "Yorum ve İsminiz" herkese görünür şekilde olacaktır. Hakaret ve buna dayalı tüm sorumluluk size aittir.